Bugüne kadar stajyerleri birer değer olarak görüp, onlara
sahip çıkılması gerektiğini düşünürken, artık stajyerlere çay kahve taşıtıp
fotokopi çektiren, onlara köle gözüyle bakan şirketlere hak vermiyor değilim.
Şaka bir yana, staj boyunca fotokopi çektiklerinden
yakınan stajyerlerin çok da masum olduklarını artık düşünmüyorum.
Aşağıda maddelendirdiklerim ne yazık ki tamamen
yaşanmış olaylara dayanıyor.
Stajyerler, stajın ilk iş deneyimleri olduğunun farkında
bile değiller.
Stajı bir zorunluluk olarak görüyorlar.
Staj yapmak istedikleri alanı bilinçsizce seçiyorlar.
Stajın iş hayatına atılmak için bir basamak olduğunun
önemini kavrayamamışlar.
Çok isteksizler.
Sorumluluk almak istemiyorlar.
Çalışanların deneyimlerinden yararlanmak akıllarına bile
gelmiyor.
Staj yaptıkları kurumda potansiyel aday olduklarının
bilincinde değiller.
Dört gözle staj süresinin bitmesini bekliyorlar.
Kendilerine görev verilmeden bir şey talep etmiyorlar.
Verilen işleri küçümsüyorlar.
Ellerinden telefon düşmüyor.
Çekingenler.
Saygılı değiller.
Sektörel bilgileri çok zayıf. Araştırmıyorlar.
Özellikle uzun süreli stajyerler kaçmak için sürekli izin
alıyorlar.
Şirketin dress- code’una uygun giyinmiyorlar.
“Nasıl olsa şirketin maaşlı çalışanı değilim.”
düşüncesiyle geç geliyorlar.
Sürekli çok sıkıldıklarından şikayet ediyorlar.